Translate Turkish Arabic عنده ذكاء
Turkish
Arabic
related Results
-
ile (prep.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
beceriklilik (n.)more ...
- more ...
- more ...
-
zihniyet (n.)more ...
-
akıl (n.)more ...
-
istihbarat (n.)more ...
-
beyin (n.)more ...
-
sürat (n.)more ...
-
zeka (n.)more ...
-
şıklık (n.)more ...
-
nükte (n.)more ...
- more ...
-
istihbarat (n.) , {educ.}ذكاء عام {تعليم}more ...
-
akıl (n.)more ...
-
zeka (n.) , {educ.}ذكاء عام {تعليم}more ...
-
pırlanta (adj.)more ...
- more ...
Examples
-
Ona zengin olduğumu... yakışıklı olduğumu... ve... ve manyak bir espiri anlayışım olduğunu söyle.و...... عندي ذكاء خارق. لا.لاأعتقد أني أستطيع.
-
Ona zengin olduğumu ... ve yakışıklı olduğumu ... ve çok zeki olduğumu.قل لها أنني غني... وأنني وسيم.... وعندي ذكاء خارق.
-
Adam sadece kas. Onda helikopter saldırısı düzenleyecek kafa yok.هو فقط عضلة. هو ما عنده الذكاء لذلك هجوم المروحية.
-
Baskıya katlanamazlar. Yeterince zeki değiller.لا يستطيع معالجة الضغط. ليس عنده ذكاء بما فيه الكفاية.
-
Tamam, fiziksel olarak hayal kırıklığı oluşturduğumu biliyorum... fakat harika bir anlayışım var.اوكى، أعرف بأنّني قد أكون نحيف جسديا لكنّي عندي ذكاء حاد
-
Böyle çok zekice davranışları vardı.قد يكون في غاية الذكاء عندها
-
O kadar da kafamız çalışıyor.حتى انا، عندى ما يكفى من الذكاء
-
Buradaki zekiler, ben ve Bay Nigel-Murray.هناك ذكاء. عندي مثله وكذلك السيد نايجل موري
-
Herkes için, evlendikleri gündür.لأي أحد عنده بعض الذكاء فهذا يعني اليوم الذي تزوجنا فيه
-
Princetone'dan birincilikle mezun oldum.كان تخرجى الأول في صنفي من برينسيتون. عندي مستوى ذكاء. من 187. . .